“İçtihat Metni”


MAHKEMESİ : KAYSERİ BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 6. HUKUK DAİRESİ


TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 24.09.2020 tarih ve 2019/195 E. – 2020/154 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nce verilen 25.01.2021 tarih ve 2020/1325 E. – 2021/129 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri

Davacı vekili; davalı tarafın 25/01/2016 tarihinde 2016/00658 başvuru numarası ile Türk Patent ve Marka Kurumuna yapmış olduğu başvuruda “Bebek oturma koltuğu (Bebe Yatmaz) isimli ürün tasarımının kendisine ait olduğunu iddia ederek kendisi adına endüstriyel tasarım haklarının tescil edilmesini talep ettiğini, başvurusunun kabul edildiğini, ancak ilgili tasarımın daha önce Amerika Birleşik Devletleri’nde tasarım haklarının alınmış oluğunu, Heather Linn Weber isimli şahıs tarafından 19/01/2017 tarihinde “Custom Baby Seat” isimli ile, 13/02/2014’te “Bayby Seat” ve 18/04/2014 tarihinde ise ” Voluminous Padded Chair” ismi ile patent başvurusunda bulunduğunun tespit edildiğini, https://patents.google.com/patent/US9370254 internet adresinde bunların açıkça görüldüğünü, ayrıca HUGABOO isimli ABD menşeli şirket tarafından söz konusu ürünün 2007 yılından beri www.myhugaboo.com sitesinde satışının yapıldığını ve satışın halen devam ettiğini ileri sürerek, şirket tarafından tüm dünyaya ürünün satışının yapılıyor olması sebebi ile mahkemece yapılacak yargılama sonucunda davalı tarafın alınan endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri

Davalı vekili; kendilerinin 4-11 ay arası bebeklerin çevre desteği olmaksızın güvenle oturmasını sağlayan bir ürün olan “bebeyatmaz” adlı ürünü ürettikleri gibi bu ürünlerin “bebeyatmaz” isimli instagram sayfası aracılığı ile satışını da yaptıklarını, ürünlerinin Türk Patent Endüstriyel Tasarım Daire Başkanlığı tarafından 2016/0658 tescil numarası ile tescillendiğini, 2015 yılından bu yana da söz konusu ürünü üretip sattıklarını, davaya konu ürünün tasarımının kendileri tarafından geliştirildiğini ve 2016/00658 tasarım tescil numarası ile tescillediğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.

Yerel Mahkeme Kararı

İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, toplanan delilleri, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalıya ait 2016 00658 sayılı “bebek oturma koltuğu” isimli tasarımının, US9 370 254 B2 Amerikan Patentli bebek oturma koltuğu karşısında yeni ve ayırt edici olmadığı ve bu nedenle davalı tasarımın bu patent karşısında hükümsüzlüğü koşullarının oluştuğundan, davanın kabulü ile davalı adına tescilli 2016 00658 sayılı “Bebek Oturma Koltuğu” tasarımın yeni ve ayırt edici olmaması nedeniyle hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.

Karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemsince, tüm dosya kapsamına göre yapılan istinaf incelemesi sonucunda; mahkemece delillerin değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Yargıtay Kararı


Karara karşı, davalı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ:

Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 19/10/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

Kaynakça ; Yargıtay