Dava İle İlgili Açıklamalar
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada … … 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20/02/2014 gün ve 2013/93-2014/31 sayılı kararı onayan Daire’nin 20/10/2014 gün ve 2014/8995-2014/16000 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacının İddia ve Görüşleri
Davacı vekili, davalı adına tescilli 2004 07588 sayılı ”…” ibareli markanın kullanmama nedeniyle hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalının İddia ve Görüşleri
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Yerel Mahkeme Kararı
Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır.
Davalı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay Kararı
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere ve Anayasa Mahkemesi’nin 09/04/2014 günlü kararı ile 24/06/1995 günlü 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin hükümsüzlük hallerini düzenleyen 42. maddesinin birinci fıkrasının c bendinin Anayasa’nın 91. maddesinin birinci fıkrası uyarınca Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş ise de söz konusu maddenin atıfta bulunduğu aynı Kararname’nin 14. maddesi hükmü uyarınca markanın iptali koşullarının mevcut olmasına ve mahkeme kararının davaya konu markanın iptali ile sicilden terkini şeklinde anlaşılacağının tabii bulunmasına göre, davalı vekilinin HUMK’nın 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ:
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK.nun 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 05,20 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK’nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 251,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, 30/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Kaynak-Yargıtay
Marka Tescili İptali Davası ve Yargıtay Kararı: Detaylı Analiz
Bu makalede, Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nde görülen bir marka tescili iptali davası ve bu davaya ilişkin Yargıtay kararının detaylı bir analizi yer almaktadır. Kararın içeriği, hukuki sonuçları ve bu tür davalarda dikkat edilmesi gereken noktalar üzerinde durulacaktır.
Dava Süreci ve Kararlar
- Davacı Talepleri: Davacı, davalıya ait bir markanın kullanılmaması nedeniyle hükümsüzlüğünü talep etmiştir.
- Yerel Mahkeme Kararı: Yerel mahkeme, davacının talebini kabul ederek markanın hükümsüzlüğüne karar vermiştir.
- Yargıtay Kararı: Davalının temyizi üzerine Yargıtay, yerel mahkemenin kararını onamıştır. Daha sonra davalı vekilinin karar düzeltme talebi ise reddedilmiştir.
Yargıtay Kararının Gerekçeleri
Yargıtay, kararını verirken aşağıdaki noktalara dikkat etmiştir:
- Kanun Hükmünde Kararname (KHK): 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin ilgili maddeleri detaylı bir şekilde incelenmiştir.
- Anayasa Mahkemesi Kararı: Anayasa Mahkemesi’nin KHK’nın ilgili maddesinin Anayasa’ya aykırı olduğuna dair kararına atıf yapılmıştır.
- Marka İptali Koşulları: Markanın iptali için gereken koşulların mevcut olduğu ve mahkeme kararının bu yönde olduğu belirtilmiştir.
- Karar Düzeltme Talebi: Davalı vekilinin karar düzeltme talebinin, hukuki dayanağı bulunmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir.
Kararın Hukuki Sonuçları
- Marka Tescilinin İptali: Yargıtay kararına göre, davalıya ait marka tescili iptal edilmiştir.
- Sicilden Terk: İptal edilen marka, tescil sicilinden çıkarılacaktır.
- Karar Düzeltme Talebinin Reddi: Davalı vekilinin karar düzeltme talebi, hukuki gerekçelerle reddedilmiştir.
Sonuç
Bu davada, bir markanın kullanılmaması nedeniyle hükümsüzlüğüne karar verilmesi ve bu kararın Yargıtay tarafından onanması, marka hukuku açısından önemli bir örnek teşkil etmektedir. Marka sahiplerinin, markalarını aktif olarak kullanmaları ve tescil şartlarını yerine getirmeleri gerekmektedir. Aksi takdirde, markaları hükümsüz hale gelebilir ve üçüncü kişiler tarafından kullanılabilme riski doğabilir.
Genel Değerlendirme
Bu karar, marka hukuku alanında önemli bir emsal teşkil etmektedir. Marka sahiplerinin, markalarını korumak için hukuki süreçleri yakından takip etmeleri ve gerekli önlemleri almaları gerekmektedir.