“İçtihat Metni”




MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada… Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 09/05/2016 tarih ve 2015/163-2016/126 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava, 6100 sayılı Kanun’un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili, müvekkilinin …markasının sahibi olduğunu, 1937 yılından beri özellikle 18. sınıfta deriden mamül ürünler üzerinde markasını kullandığını, TPE nezdindeki tescil başvurusunun davalı adına tescilli 2008/11894 sayılı …ibareli marka nedeniyle 556 sayılı KHK’nın 7/1-b maddesi uyarınca 18. sınıf yönünden reddedildiğini, yapılan araştırmada marka patent vekili olarak faaliyet gösteren davalının markasını kullanmadığının tespit edildiğini, www.valextra.com.tr alan adının da davalı adına tahsis edildiğini ileri sürerek 2008/11894 sayılı markanın iptalini, www.valextra.com.tr alan adının davalı adına tahsisinin iptalini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili, müvekkilinin dava konusu markayı kullandığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre zarfında dava konusu markanın ciddi bir kullanımının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.


Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


1- Dava, kullanmama nedenine dayalı marka iptali istemine ilişkin olup, mahkemece, 556 sayılı KHK’nin 14. maddesi gereğince dava konusu markanın kullanılmama nedeniyle iptaline karar verilmiştir. Ancak, karar tarihinden sonra 06.01.2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 14.12.2016 tarihli 2016/148 esas ve 2016/189 karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nin 14. maddesinin iptaline karar verilmiştir. Bu durumda, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden kararın bozulması gerekmiştir.


2- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.


SONUÇ:

Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün re’sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 07/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




Kaynakça ; Yargıtay