“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 02/12/2015 tarih ve 2014/213-2015/344 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı karşı davalı vekili, birleşen davada davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 21.242,00 TL’nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun’un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı/karşı davalı vekili, müvekkili şirketin, ortağı …’ın 97/01981 başvuru numaralı, 18/12/1997 tarih ve 4088/6 sayılı tasarım tesciline konu “okul sıra tablası” ürününü inhisari lisans sözleşmesine dayanarak ürettiğini, davalının ise tasarıma tecavüz eder şekilde aynı sıraları ürettiğini ileri sürerek tecavüzün tespiti, durdurulması ve önlenmesi ile üretim tesisinde tespit yapılarak davaya konu tescilsiz ürünlerin muhafaza altına alınmasına, üretimde kullanılan makine, kalıp ve cihazlara el konulmasına, 554 sayılı KHK’nin 52/b maddesine göre hesaplanmak üzere şimdilik 10.000 TL maddi tazminatın, 10.000 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile davalıdan tahsiline, hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı/karşı davalı vekili; davacının tasarımının yeni ve ayırt edici olmayıp harcıalem tasarım olduğunu, uzun yıllar önce birebir aynısı ve belirgin benzerlerinin kamuya sunulmuş olduğunu, 1940’lı yıllardan beri ülkemizde kullanılan sıra tablasının ayırt edilemeyecek kadar benzeri olduğunu savunmuş ve karşı davada 18.12.1997 tarih ve 4088/6 sayılı tasarım tescilinin hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.


Birleşen davada davacı vekili; tasarım sahibinin … olduğunu, tasarımın yeni ve ayırt edici olmayıp harcıalem olduğunu ileri sürerek tasarımın hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; 18/12/1997 tarih ve 4088/6 sayılı tasarım tesciline konu ürünün köşeleri yuvarlatılmış dikdörtgen formunda bir tabla ve tabla üzerinde elips formunda iki adet kalemlik oyuğu bulunan bir formdan oluştuğu, bu formdan oluşan okul sıra tablalarının 1940 ve 50’li yıllardan beri kullanılageldiği, 1918 ve 1934 tarihli patent belgesi görsellerinde okul sıralarının üzerine kalem vb. gereçlerin konabilmesi için oyuklar açılabildiği, 1994 tarihli patent başvurusunda yer alan görselde tek oyuklu, dikdörtgen bir sıra tablası yer aldığı, yine köşeleri yuvarlatılmış dikdörtgen formun da 1994 yılında okul sıra tablalarında kullanılan bir form olduğu,bu formun harcıalem olarak nitelendirilebileceği, davaya konu 18/12/1997 tarih ve 4088/6 sayılı tasarımda bilinen bu temel özelliklerden farklı, yeni ve ayırt edilebilir bir yaklaşım olmadığı gerekçesiyle birleşen davanın kabulü ile davalı adına tescilli 4088/06 sayılı tasarımın hükümsüzlüğü ile sicilden terkikine, asıl davanın reddine, karşı davanın da husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.


Kararı, davacı/karşı davalı vekili, birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı karşı davalı vekili, birleşen davada davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı karşı davalı vekili, birleşen davada davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 78,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacı karşı davalı vekili, birleşen davada davalıdan alınmasına, 17/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynakça ; Yargıtay