“İçtihat Metni”


Taraflar arasında görülen davada verilen 04.06.2015 tarih ve 2013/535-2015/117 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili, müvekkilinin isimli buluşunu nezdinde tescil ettirdiğini, bu sistem davalı Şirket’in ihtiyacı olan dört adet gaz türbinine müvekkilinin yetkilisi olduğu şirket tarafından kurularak çalışır vaziyette teslim edildiğini, patentten doğan haklarının saklı olduğunu, sistemin tarafından haksız kullanıldığını,sayılı dosyası ile tespit edildiğini iddia ederek müvekkili adına patentli buluşun davalı tarafından yasal olmayan kullanımının önlenmesi ve durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili, davacı ve yetkilisi olduğu irması ile müvekkili arasında imzalanan herhangi bir sözleşme bulunmadığını, müvekkilinin ihtiyacı olan 4 adet gaz türbinine nemlendirme esaslı soğutma sisteminin kurulması, devreye alınması ve çalışır vaziyette teslim işi için le sözleşme imzaladığını, davacının bu sistemin kurulmasının her aşamasında bulunduğu, hatta müvekkili teşekkül ile sözleşme imzalayan temsilen işlem yaptığını, sistemin çalışır vaziyette teşekküle teslimine de izin verdiğini, yapılan işlemlerin her aşamasında bulunup buna izin veren davacının bu davayı açmakla iyi niyetli olmadığını gösterdiğini, patent hakkı ihlalinin söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.


Fer’i müdahil vekili, müvekkilinin soğutma sisteminin kurulması amacı ile davalı ile 09.03.2012 tarihli sözleşme imzaladığını, bu işin yapılması için o zamanki yetkilisi olan davacı ile anlaşıldığını, bu sözleşmenin davacı tarafından imzalanıldığını, sözleşmede davacı kendisi ve adına sahip oldukları patent haklarını devrettikleri ve buna ilişkin yapılan ödemelerin belge ve makbuzların sunulduğunu, patent hakkının saklı olduğunun belirtilmediğini, davacının adına tüm sözleşmeleri imzaladığını ve sözleşme imzalanırken söz konusu patentin kendi isim ve imzası ile birlikte imzalamak sureti ile kendilerine verildiğini, imalat ve uygulamayı bizzat yürütüğü ve sözleşme konusu bedellerin bizzat kendisine ödendiğini, sözleşmeye göre her tür sorumluluğun üstlenildiğini, çeklere aval vermek sureti ile müteselsil kefil olduğunu, bu şekilde daha sonra patent haklarına ilişkin dava açmasının kötüniyetli olduğunu gösterdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

-/-

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı … adına nezdinde tescilli “hava soğutmalı soğutucular için soğutma sistemi ve yöntemi” adlı buluşuna tecavüz iddiasının önlenmesine ilişkin olduğu, feri müdahil . arasında “gaz türbinine nemlendirme esaslı soğutma sisteminin kurulması, devreye alınması ve çalışır vaziyette teslim işi” için 02.01.2012 tarihinde bir sözleşme düzenlenildiği, davacı … sözleşmeyi temsilen imzaladığı, 26.03.2013 tarihli belgede, temsilen davacı, patent hakkının kullandırılması noktasında çık yetki verdiği, eserin geçici kabul belgesinde de adına … tarafından imzalandığı, davacının keşif sırasındaki beyanları birlikte değerlendirildiğinde karşı birlikte sorumluluk altına girdikleri, sözleşmenin tarafı olarak kabul edilmesi gerektiği, bir eser satın alındığında, eseri satan kişi ayrıca patent hakkının varlığına dayanarak bir talepte bulunmasının hukuka aykırı olduğu, “gaz türbinine nemlendirme esaslı sisteminin kurulması, devreye alınması ve çalışır vaziyette teslim işinin” yapılması ile birlikte, bu eser üzerindeki patent hakkının, kullanım hakkının, eserin yeni sahibine ait olduğu, patent hakkının ihlali söz konusu olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.


Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, istek halinde aşağıda yazılı 24,00 TL harcın temyiz edene iadesine, 15.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynakça ; Yargıtay